26.03.2016, 12:47

Vazgeçilebilir mi ki, eğitimden, eğitim sorunlarından?

Değerli Okurlar! Bilim, Felsefe, Teknoloji, Hukuk, Edebiyat... Bütün bunlar, aynı zamanda insani değerler değil midir?


İnsanın değerli bir varlık olduğunu kabul etmezsek ne etik değerleri ne de insan haklarını temellendirebilmek mümkün müdür? İnsan değerli bir varlık yapan unsur,  değerler üretmesi değil midir? İnsan esas itibari ile değerler üreten bir varlık olduğu için bu değerleri üretmesinin olanaklarına ortam sağlamak gerekmez mi? Bu olanakların geliştirilmesinin engellenmesi, insan haklarının ihlal edilmesi, bir anlamda insanlığa yapılan en büyük kötülük değil midir?  Şayet insanların yaşam haklarını korursanız, eğitim hakkını ve diğer temel haklarını korursanız; insanların geliştirdikleri olanakları insanlığa faydalı olacak şekilde ortaya koyabilmeleri mümkün olmaz mı?


Vazgeçilebilir mi ki, eğitimden, eğitim sorunlarından? Acaba ülkemizde “Sürdürülebilir Eğitim Politikasını” oluşturma zamanı gelmedi mi? Bakınız! İngiltere”de ilkokullarda bilgisayar programlama ve kodlama derslerinin konulduğunun; AB”nin ise tüm üye ülkelere uyarı yaparak genç işsizliğin azaltılmasında programlama derslerinin orta öğretime konulmasının önemi üzerinde durulduğunun; zenginler ligine çıkış yolunun ise “Yeni Ekonomi” olduğu ve ekonomik büyümenin belkemiğinin ise sağlam bir  “İnovasyon” ortamının oluşturulmasından geçtiğinin farkında mıyız? Bu aşamada toplum olarak, araştırmacıların özgürce bilgiye ulaşabilmelerinin ve eğitimde fırsat eşitliğinin öneminin farkında mıyız? Bir başka anlatımla, eğitimde adil rekabet ortamının, herkesi kapsayan bir kurumsal yapının oluşması gerektiğini biliyor muyuz?


Kabullenmesek de bir takım  gerçekleri ifade etmemiz gerekmiyor mu?  Meslek Yüksek Okullarının, "Mesleksizlik Okulu" Fakültelerin ise "Yüksek Lise" düzeyine geldiği ve her "Diplomalının" umudunu sadece Devlete bağladığı, üretmek yerine tüketmenin moda haline geldiği bir noktada; Ülke kalkınmasının tek çıkış noktası; günü kurtarmak yerine, gerçek anlamda eğitim reformunun alt yapısını oluşturmak değil midir?


Bu ülkenin çocuklarının PİSA Eğitim Becerileri Sınavlarında yüzde 2,2 başarı düzeyi ile OECD (Avrupa Ekonomik İşbirliği Örgütü) ortalaması olan yüzde 12 rakamının oldukça gerisinde kalmaları; bu denli hassas konu üzerinde, ciddi bir yeni başlangıç yapılmasına ve mümkünse ilk çıkışın temel bilimler fen ve matematik alanı ile teknoloji ve mühendislik başlıklarında gerçekleştirilmesine ihtiyaç olduğunu  göstermiyor mu?


Toplum olarak elbette, eğitim konusunda son 10 yılda nicelik (bina, ekipman) olarak önemli eksikliklerin giderildiği görülüyor ancak eğitimin nitelik yönünün ihmal edildiği gerçeğinin, farkında olmamız gerekiyor? Ülke olarak eğitimde daha çok kat edeceğimiz, uzun ve meşakkatli yollar olduğunun farkında mıyız? Başta eğitimcilerimiz olmak üzere toplum olarak eğitim konusuna daha fazla kafa yormamız gerekmez mi? Nitelikli eğitim yapısının, uygulayacağı eğitim sisteminin; ortak felsefesi, modeli, stratejisi ve yöntemlerinde,  toplumla mutabakat içinde tüm parçaları uyumlu bir sistem elde edilirken, aynı zamanda sürdürülebilir bir eğitim politikası ve geleneğine de zaman içinde sahip olmamız   gerekmiyor mu?


Kim demiş ki, "Zanaat Altın Bileziktir" diye?  İnanın, kasketli, masum, bir çiftçi babanın çocuğu olarak, büyüklerimin söyledikleri bugün hala kulaklarımı çınlatıyor! Bir zamanlar, Terzi Çırağı olabilmek için torpil gerekiyormuş. Ya şimdilerde, çalışacak çırak bile bulunamıyor? Bu durum, MESLEKİ EĞİTİM sorunu değil midir? Zaman gelecek, söküğümüzü diktirecek, ayakkabılarımızı tamir ettirecek, yemek yediğimiz kaplarımızı kalaylatacak kimse bulamayacağız herhalde? Ne yazık ki, yıllarca alın teri, el emeği, göz nuru dökülerek öğrenilen birçok zanaat, bugünlerde teknoloji karşısında can çekişiyor. Gelişen teknolojiye ayak uyduramayan asırlık meslekler bir bir yok oluyor? Geleneksel Türk el sanatları ve meslekleri arasında yer alan nalbantlık, kalaycılık, yorgancılık, ayakkabı tamirciliği, terzilik meslek dalları teknolojiye ayak uyduramayıp çırak yetiştirilemediği için günümüzde yok olmaya mahkum olmuş? Öyleyse hal çaresine bakmak gerekmez mi?



         Ülkelerin yegane kalkınması ve gelişmesi; iyi bir eğitim sisteminin varlığına bağlı değil midir? Bu noktada, son yılların en inovatif ülkelerinden birinin Finlandiya olduğunu biliyor muyuz?  Finlandiya”nın, "Bilgiye Özgürce Erişim" de 180 ülke arasında 1. Sırada; "Hukukun Üstünlüğü" endeksinde ise 180 ülke arasında ilk 4 ülkeden biri olduğunu biliyor muyuz? Eğitim sisteminde bizdekinin tersine; geleneksel okul yaşamının esas alındığını; günde 4 saat eğitim, ödev ve okul servisinin olmadığını; ayrıca ciddi bir öğretmen yetiştirme programı uygulandığını; böyle bir yapıdan dünyanın en ileri inovasyon ürünleri, ileri teknoloji, nükleer enerji ve en başarılı orman yönetim sistemlerini kuran nitelikli insan kaynağının nasıl yetişebildiğini biliyor muyuz?


Ayrıca eğitim sisteminin tek başına ülke kalkınmasını omuzlayacak yüksek nitelikli insan kaynağını yetiştirmesinin mümkün olmadığının farkında olmamız gerekmiyor mu?  Öyleyse Eğitim reformunu destekleyecek bir ekosisteme ihtiyaç olduğu gerçeğini neden göz ardı ediyoruz?  Velhasılı öğrenci, bir yandan eğitim ortamında donatılırken diğer yandan yaşadığı ülkeye güvenini arttıracak, gelecek beklentilerinin en ideal şekli ile çocuğun belleğinde oluşması ve inandığı bu gelecek tahayyülünün ülkeyi yönetenler tarafından sürdürülebilir kılınması çok büyük önem arz etmiyor mu?

Sözün özü şu: Gerçekten, ayağı yere basan Eğitim Reformu; ekosistem ile birlikte anlam ifade ettiğini, ekosistem oluşumunun, eğitim reformundan daha fazla ev ödevini bünyesinde barındırdığı gerçeğinin de bilinmesi gerekmiyor mu? Hoşça kalın, dostça kalın!

                                                                               


 


 


 


 


                 


                 


 

Yorumlar (1)
Kezban KESERCE 9 yıl önce
hangi eğitimden bahsediyorsunuz? eğitimin yaz boz tahtasına döndüğü bir ülkede siz sürdürülebilir eğitim politikasından bahsediyorsunuz? başta eğitimciler olmak üzere bu ülkede herkes cebini düşünüyor! elinize sağlık. aslında can alıcı noktalara, hususlara değinmişsiniz. elinize sağlık!
8
parçalı bulutlu
Namaz Vakti 19 Mayıs 2025
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 89
2. Fenerbahçe 34 81
3. Samsunspor 34 60
4. Beşiktaş 34 59
5. Başakşehir 34 54
6. Eyüpspor 35 50
7. Trabzonspor 34 47
8. Göztepe 34 47
9. Kasımpaşa 34 46
10. Konyaspor 34 46
11. Kayserispor 34 44
12. Antalyaspor 34 44
13. Gaziantep FK 34 43
14. Rizespor 34 43
15. Alanyaspor 34 39
16. Bodrum FK 34 36
17. Sivasspor 35 35
18. Hatayspor 34 23
19. A.Demirspor 34 -2
Takımlar O P
1. Kocaelispor 38 72
2. Gençlerbirliği 38 68
3. Karagümrük 38 66
4. İstanbulspor 38 64
5. Bandırmaspor 38 64
6. Erzurumspor 38 64
7. Boluspor 38 61
8. Iğdır FK 38 58
9. Amed Sportif 38 57
10. Ahlatçı Çorum FK 38 54
11. Ümraniye 38 53
12. Esenler Erokspor 38 52
13. Sakaryaspor 38 51
14. Keçiörengücü 38 51
15. Manisa FK 38 48
16. Pendikspor 38 48
17. Ankaragücü 38 48
18. Şanlıurfaspor 38 40
19. Adanaspor 38 30
20. Yeni Malatyaspor 38 -21
Takımlar O P
1. Liverpool 36 83
2. Arsenal 37 71
3. Newcastle 37 66
4. Chelsea 37 66
5. Aston Villa 37 66
6. M.City 36 65
7. N. Forest 37 65
8. Brentford 37 55
9. Brighton 36 55
10. Fulham 37 54
11. Bournemouth 36 53
12. C.Palace 36 49
13. Everton 37 45
14. Wolves 36 41
15. West Ham United 37 40
16. M. United 37 39
17. Tottenham 37 38
18. Leicester City 37 25
19. Ipswich Town 37 22
20. Southampton 37 12
Takımlar O P
1. Barcelona 37 85
2. Real Madrid 37 81
3. Atletico Madrid 37 73
4. Athletic Bilbao 37 70
5. Villarreal 37 67
6. Real Betis 37 59
7. Celta Vigo 37 52
8. Rayo Vallecano 37 51
9. Osasuna 37 51
10. Mallorca 37 47
11. Real Sociedad 37 46
12. Valencia 37 45
13. Getafe 37 42
14. Alaves 37 41
15. Girona 37 41
16. Sevilla 37 41
17. Espanyol 37 39
18. Leganes 37 37
19. Las Palmas 37 32
20. Real Valladolid 37 16