Katso’da 13. Sanayi Kongresi Hazırlığı

Katso’da 13. Sanayi Kongresi Hazırlığı

Güncel 15.09.2015, 15:59
Katso’da 13. Sanayi Kongresi Hazırlığı
İstanbul Sanayi Odası ev sahipliğinde bu yıl 13’üncüsü düzenlenecek olan ve toplam 13 odanın işbirliği ve paydaşlığında gerçekleştirilecek olan ’Sanayi Kongresi’ ile ilgili ön paydaş toplantısı Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası’nda (KATSO) gerçekleştirildi.
“Vasatlıktan Çıkış İçin İnsan ve Kültür” temalı kongrenin bu yılki sloganı “Geleceği Birlikte Kuralım” oldu. Kastamonu Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen paydaş ön değerlendirme toplantısına İstanbul Sanayi Odası Başkan Danışmanı ve Kongre Program Komitesi Üyesi Zülfü Dicleli ve İSO Endüstriyel Strateji Şubesi Müdür Yardımcısı Hakan Çoban’ın yer aldığı İSO heyeti yanı sıra, KATSO Başkan Selçuk Arslan, KATSO Meclis Başkanı Kadir Tonbul, SFC Entegre Orman Ürünleri Yönetim Kurulu Üyesi Ömer Gülamoğlu, KUZKA Genel Sekreteri Ramazan Çağlar, KOSGEB Kastamonu İl Müdürü Nevzat Erol ile davetliler iştirak etti.
Toplantıda kongre ile ilgili detaylı bilgiler veren İSO Endüstriyel Strateji Şubesi Müdür Yardımcısı Hakan Çoban, “13. Sanayi Kongresi çok sayıda sanayi ve ticaret odalarının iş birliğiyle interaktif ve kapsamlı bir platforma dönüşüyor. Kongre’de, Serbest Kürsü Çalıştayları: Şimdi Sıra Sende bölümünde yapılacak eş zamanlı oturumlar için İstanbul Sanayi Odası ve 13 oda, kongre öncesinde, her odanın bulunduğu kentte ön paydaş toplantısı yapıyoruz” diyerek kongrenin planlaması ve devam eden hazırlık süreçleri hakkında bilgi verdi. Çoban, ayrıca Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası ile işbirliğinden memnuniyet duyduklarını belirtti.
İstanbul Sanayi Odası Başkan Danışmanı ve Kongre Program Komitesi Üyesi Zülfü Dicleli ise, dünyanın 6’ıncı kez yok oluş sürecine girdiğini ifade ederek, “Dünya, şimdiye kadar 5 kez yok oluş süreci yaşadı. Şu anda 6’ıncısını yaşıyoruz. Doğa, deniz, hayvanlar, insanların istediği gibi yavaş yavaş yok ediliyor. Bunun önüne geçmek ve farkındalık oluşturmak istiyoruz” dedi.
Fosil yakıtlarının ve türevlerinin yakarak salınan karbon miktarının atmosferin yok edilme kapasitesini aşmış durumda olduğuna dikkat çeken Dicleli, “Atmosfer bu salınan karbonu yok edemiyor. Bu salınan karbonların çoğu da birikiyor. Biriktikçe sera etkisi denilen bir etki yapıyor yani yeryüzündeki güneş ışınları tekrar uzaya geri dönmüyor böylece atmosfer ısınıyor. Isındıkça iklim değişiyor. Böyle devam ederse hayat sürdürülemez hale gelir. Artık dünya da buna dair kısa süre öncesine kadar inkâr edenler vardı fakat şimdi genel bir ittifak var. Buna geçtiğimiz aylarda bilim adamlarının ispatladığı bu gerçeklere önce Vatikan Katolik kilisesi Papa katıldı. Ardından İstanbul’da temmuz-ağustos ayında dünya İslam iklim konferansı toplandı. Bütün İslam âlimleri toplandı. Bunun sebebi insandır yani insanın yaptığı faaliyetlerdir. İnsanın belirli şeyleri değiştirmesi lazımdır. Sürdürülebilirlik meselesinin özü budur” diye konuştu.
İlk olarak insanların tabiata bakış açılarını değiştirmeleri gerektiğini söyleyen Zülfü Dicleli, “Tabiatı hoyratça kullanabileceğimiz, kendi ihtiyaçlarımız, çıkarlarımız, hayallerimiz için istismar edebileceğimiz bir şey olarak aldık hep. Ama bunları yaparken tabiatı hiç dikkate almadık. Tabiat şimdi intikamını almaya başlıyor. Doğa dediğimiz şey akışlardan ibaret. Hava akışı, su akışı, elektro manyetik akışlar şeklinde hep akışlar var. İnsan kendi faaliyetleri için bu akışların önüne hep engel oluşturuyor. Yine insanın faaliyetleri sonucu biyo çeşitlilik dediğimiz canlı türlerinin çeşitliliği azalıyor, süratle yok oluyor. Doğanın değişimi sonucu insanlık tarih boyunca 5 büyük yok oluş yaşadı. Fakat şimdi bir 6.sı ile karşı karşıyayız ki birçok bitki ve hayvan türü 6. Büyük yok oluşa doğru gidiyor. Türler azaldıkça tek tür haline geldikçe sakat hale geliyor. Burada ilk başlanan şey tüm dünyada da ele alınan önce bu fosil yakıtları azaltma hareketi başladı. İnsanın petrol, kömür, doğalgaza bağımlılığını azaltmaya çalışmak bunların yerine güneş, su ve rüzgar enerjisini kullanmaya yöneltmeye başlandı. Bu anlamda son yıllarda hızlı gelişmeler oluyor. Ekonomik açıdan da karlı olduğu görüldü. Almanya bu anlamda çalışmalar yaparak bütün nükleer santrallerini kapattı. Şu anda yüzde 35 civarında çıkartığı yenilenebilir enerji kaynaklarını. Artık dünyada da böyle bir algı oluşmaya başladı” şeklinde konuştu.
Aralık ayında Paris’te bir konferansın düzenleneceğini aktaran Dicleli, şunları kaydetti: “Bütün dünyada ki büyük devletler, sivil toplum kuruluşları, şirketler hepsi bir araya gelecekler ve kalıcı bir takım önlemleri pekiştirecek kararlar alacaklar. Çin ve Amerika arasında geçtiğimiz dönemde bu karbon kullanımını azaltmaya yönelik bir anlaşma yapıldı. Çünkü iki ülkede dünya da en çok karbon üreten ülkeler. Türkiye’ye baktığımız zaman hızlı bir şekilde yenilenebilir enerjinin kullanımının arttırılmasının ciddi halde ele alınması gerekiyor. Bu işin ilk ayağıdır. İkincisi devraldığımız üretim teknolojileri, dünyadaki ağır basan alışkanlıklar, üretme şekillerimiz bizzat zarar veren tarzlar. Bunlar hem çevreyi kirletiyor hem de sürekli atık yaratıyor. Yani atık üreten bir ekonomimiz var bizim. Üstelik sadece üretim değil tüketimde de atık üretiyoruz. Tüketimin moda haline gelmesiyle sürekli atık üretiyoruz. Bu atık dönüşerek doğal kaynaklara zararlı hale geliyor ve kaynak israfına yol açıyor.”
“Üretim tarzında köklü değişiklikler oluyor” diyen Dicleli, şunları söyledi: “Ülke ekonomilerinde önce bütün bunlara önlem olarak dendi ki önce geri dönüşüm ekonomisi başlatalım. Yani bu zararlı atıkların tekrar ekonomiye kazandırılmasına yönelik yeni geri dönüşüm ekonomileri gelişmeye başladı. Yeni gelişmeler ortaya çıkmaya başladı buna ‘döngüsel ekonomi’ deniliyor. Şimdiye kadar ki ekonomi doğrusal ekonomi yani hammadde, ürün, tüketim ve mezara gidiyordu. Şimdi ise tüketilen üründe yeni bir ürün elde etme amaçlanıyor aynı tabiat gibi. Çünkü tabiatta atık diye bir şey yok. Aynısını insan ekonomisi de taklit edebilir ve bunun için büyük çabalar başladı. Yavaş yavaş bizim ülkemizde de bunlar tartışılmaya, araştırılmaya başlandı. Bunun yanı sıra paylaşım ekonomisi diye kavramlar ortaya çıkmaya başladı. Yani fazla olan bir şeyi başkasına kullandırma. Ne güzel ki şimdi internet sayesinde insanlar bu tür örgütlenmeleri kendi aralarında makamlar olmadan yapabiliyorlar. Çok basit şekilde bu tür tasarruf faaliyetleri, dayanışma faaliyetleri örgütlenebiliyor. Şimdi deniyor ki burada bir bozukluk var. Siz başta bir faaliyet yapıyorsunuz. Bu faaliyet aslında zarar da veriyor belli şekilde. Fakat sonra bu paranın bir kısmı bu verdiğiniz zararı azaltmaya harcıyorsunuz. Tüm dünyadaki firmaların toplamını alırsak çünkü bütün bu olanlar insan faaliyetlerinin sonucu oluyor. Baştan zarar vermemeye amaçlasak, en baştan 0 zararlı ekonomi ile başlasak insanlara, çevreye hiç zarar vermeyen ekonomiler kursak baştan sonuçta bu tür zararlar olmayacak”

Yorumlar (0)
14
parçalı bulutlu
Günün Anketi Tümü
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Namaz Vakti 26 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14