KAPALI ATARDAMAR AMELİYATI YAPILDI

Uşak İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğine bağlı Uşak Devlet Hastanesi il genelinde ve çevre illerden gelen hastalara sağlık hizmeti sunumunda, sağlık alanında dünyada son teknoloji uygulamalara paralel olarak hastanene de modern tıbbın yeni uygulamalarını hayata geçirerek ve Uşak ilinde ilkleri başarmaya devam ediyor.

Toplumda karın ana atardamarın balonlaşması olarak bilinen arterin (atar damar) çapının normal çapından %50 oranında artması anevrizma (balonlaşma) olarak adlandırılır. Büyük çoğunluğunda sebep damar duvarındaki esnekliği sağlayan maddelerin yaşla birlikte azalmasıdır. Çoğu kalpten çıkan, iç organları ve bacakları besleyen ana atar damar olan aorta’da (ana atardamar) görülür.

Anevrizmalardan komplikasyonları nedeniyle korkulur ve belli bir çapı aşmış aort anevrizmaları bu komplikasyon riskleri nedeniyle tedavi edilmelidir. Anevrizmalar rüptüre (yırtılma) olabilir, komşu organ duvarlarını hasara uğratıp bu organların içine kanayabilir, anevrizmanın içinden pıhtı kopup bacak damarlarını tıkayabilir.

Tedavide açık ameliyat ve endovasküler aort rekonstrüksüyonu (kapalı yöntem) seçenekleri vardır. Hangi yöntemin uygun olduğuna çekilen ayrıntılı bilgisayarlı tomografi üzerinden yapılan ayrıntılı ölçümlerle karar verilir.

                Uşak İli Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliğine Uşak Devlet Hastanesi Göğüs Kalp Damar Cerrahi Kliniğinde  Op.Dr. Aydın Koç, Op.Dr. Murat Yanar ve ekib arkadaşları ile karın ana atardamarın balonlaşması olan hastaya Kapalı (endovasküler) yöntemle ameliyat ederek Uşak’ta ilki başardılar. Op. Dr. Aydın Koç yapılan ameliyat ve hastalık hakkında bilgi verdi.

 Göğüs Kalp Damar Cerrah Op.Dr. Aydın Koç açıklamasına şöyle devam etti, ‘’Anevrizma (balonlaşma)  aortanın normal yapısını kaybetmesi sonucu  damar çapının 1.5 katından daha fazla genişlemesi  ile kendini gösteren ilerleyici bir damar hastalığıdır. Hastalığın doğal seyri AORTA’ nın zamanla  genişlemesi ve yırtılmasıdır. Bu nedenle ani ölümle sonuçlanan bir hastalıktır. 1.5-2 milyon anevrizma hastasının olduğu tahmin ediliyor. Türkiye‘de 60-80 yaş  arasında hastalık oranı  %1.5 dur. Erkeklerde 4 kat fazla görülür. Hastalığın en önemli risk faktörleri ileri yaş, yüksek tansiyon, sigara, beyaz ırk ve erkek cinsiyete sahip olmaktır. Aort anevrizmaları normal çapının 2 katına çıktığında ve yıllık büyüme hızı 0.5 cm den fazla olduğunda tedavi edilmelidir. Önceden açık batın ameliyatı ile karnı açarak 10 günlük yoğun bakım ve servis takibi ile tedavi edilen bu hastalık 1991 yılından beri ve özellikle günümüzde kasıktan çok küçük kesiklerle damar içine girilerek özel kateterlerle stent greft yerleştirilerek tedavi edilmektedir. Ameliyat sonrası hastanın yoğun bakım ihtiyacı olmayıp 6 saat sonra yürüyüp yemeğini yiyebilmekte ve ortalama 2 gün içinde hastaneden taburcu olabilmektedir. Uşak Devlet Hastanemizde bulunan kalp ve damar cerrahisi poliklinik muayenesi sonrası 80 yaşındaki bir erkek hastada çekilen tomografi sonrası 6.7 cm çapa ulaşmış karındaki aort damarında anevrizmayı saptadık. Kronik akciğer hastalığı, her iki bacakta kısmı felç sonucu yürüme zorluğu ve kalp yetmezliği gibi ek ciddi hastalıkları da olan hastamıza ameliyathane şartlarında endovasküler stent greftleme (suni damar )işlemi başarı bir şekilde yapılmıştır. Operasyon sonrası hastamız aynı gün yürüyebilmiş, yemek yiyebilmiş, ek bir tedaviye ihtiyaç duymamış, kan verilmesine gerek kalmamıştır. Çekilen kontrol tomografide aorttaki anevrizmanın (balonlaşmanın) tamamen yok edildiği görülmüştür. EVAR adı verilen bu tedavi yöntemi hastanemizde başarıyla başlatılmış ve devam ettirilecektir.’’

Uşak Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterimiz Uzm.Dr. Yalçın ATLI ameliyat olan hasta yatağında ziyaret etti. ‘Geçmiş olsun dileklerinde bulundu’. Ameliyatı gerçekleştiren Op.Dr Aydın Koç,  Op.Dr. Murat Yanar ve ekibine, bakım sunan servis hemşirelerine, teknik alt yapı ve donanım noktasında desteklerini esirgemeyen hastane yönetimine teşekkür etti.