HER İKİ SALDIRININ ARKASINDAKİ GÜÇ AYNIDIR; ABD ve İSRAİL

ADD, Türk-İş, KESK, Eğitim-İş, CHP, İP Ortaklaşa larak düzenlediği yürüyüş ve basın açıklması ile İskenderun’da Denizcilere yapılan hain saldırıyı ve İsrail’in Vahşetini kınadılar.

Belediye önünde toplanan Yüzlerce kişi belediye önünde toplanarak Tiritoğlu Parkına kadar yürüdüler. İsrail ve PKK aleyhine slaganlar atarak parka gelen grup burada basın açıklamasında bulundu. Basın açıklamasını ADD Uşak Şube Başkanı Ercan UZUN yaptı. Bsın açıklamasınıa CHP il ve İlçe Başkanı ve çk sayıda vatandaşta katıldı.

Yapılan basın açıklamasında:

“Hatay’ın İskenderun İlçesindeki Deniz Üst Komutanlığına bağlı İkmal Birliğine yapılan hain saldırı sonucu yedi askerimiz şehit olmuş bir o kadar da askerimiz yaralanmıştır. ABD’nin açık desteği ile ayakta duran terör örgütü ve herkes şunu bilmelidir ki Türk Milletinin birlik ve bütünlüğünü hiçbir güç parçalayamayacaktır!

Yine aynı saatlerde Haydut devlet İsrail, Filistin halkına insani yardım malzemesi götüren gemilere, uluslararası sularda saldırmış ve 19 masum insanı katletmiştir.

Her iki saldırının arkasındaki güç aynıdır: ABD ve onun Ortadoğu’daki koçbaşı İsrail’dir. Saldırıların uygulayıcısı CIA ve MOSSAD’dır.

Uzun süredir ambargo uygulanan Gazze’ye, dünyanın dört bir yanından toplanan ve tamamen insani yardım amaçlı gemi filosuna sabaha karşı, uluslararası karasularında İsrail tarafından düzenlenen operasyon, ölüm ve çok sayıda insanın yaralanmasıyla neticelenmiştir. Amaçları yalnızca insani yardım ulaştırmak olan barış gönüllüsü insanların bulunduğu, yükü sadece insani yardım olan gemilere yapılan bu saldırıyı şiddetle kınıyoruz. İsrail askerleri tarafından gerçekleştirilen bu saldırı, uzun yıllardır insanlık suçu işleyen İsrail’in, kural tanımazlığını, saldırganlığını ve insanlık aleminin uyarılarını dikkate almayan yönünü bir kez daha ortaya koymuştur

Eli kanlı İsrail askerlerinin bu eylemi, insanlığa karşı işlenen suçtur. Silahsız, masum insanlara karşı açılan bir savaştır

Gerekçe ne olursa olsun, yalnızca barışçı faaliyetlerde bulunan sivillere karşı bu tür hareketlerin kabulü mümkün değildir. Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Yurtta barış, dünyada barış’ sözünü benimseyen ve bunu her şartta yaşama geçirmeye çalışan Türk halkı, İsrail’in bu insanlık dışı saldırısına karşı tek vücut olarak karşı duracak güce sahiptir.

Terörist devlet İsrail, sırtını dayadığı ABD’den ve BOP Eşbaşkanı Tayyip Erdoğanların basiretsizliğinden aldığı cesaretle saldırmıştır.

Saldırıdan, İsrail kadar, iç politika malzemesi yaratmak amacıyla önlem almayarak, seyirci kalan AKP iktidarı da sorumludur.

AKP iktidarı, geliyorum diyen İsrail saldırısına karşı hiçbir siyasi ve diplomatik girişimde bulunmamış, güvenlik önlemi almamış ve seyirci kalmıştır.

ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesinde görev aldığını itiraf eden Tayyip Erdoğan, İsrail’le olan ilişkilerde iç politika malzemesi üretmek amacıyla kendince sorunlar yaratıp yeni “one minute” gösterilerine hazırlanmakta iken, 19 masumun katline zemin hazırlamıştır.

Son zamanlarda terör örgütünün saldırılarının pervasızlaşması ve kayıplarımızın artmasındaki en büyük etken, Tayip Erdoğan yönetiminin ABD’nin dayatmasıyla gündeme getirdiği “açılım” adı verilen politikalardır. İktidar partisi, bu sözde “açılım” politikasıyla PKK’yı sanki bir kısım vatandaşımızın temsilcisi imiş gibi muhatap almışlar, meşrulaştırmışlar, böylece terör örgütünün güç ve cesaret kazanmasına çanak tutmuşlardır.

Aynı şekilde Tayip Erdoğan yönetiminin Türk Silahlı Kuvvetlerini hedef tahtasına oturtan “Ergenekon” adını verdikleri tertip de terör saldırılarını besleyen bir diğer faaliyettir. Yıllardır hız kesmeyen Ergenekon tertibi, Ordumuzun savaşma azim ve iradesi üzerinde ve moral gücünde kaçınılmaz olarak tahrip edici bir rol oynamış, ayrıca bu nedenle de terör örgütüne bir kez daha kuvvet aşılamıştır.

Bölücü terörün arkasındaki en önemli güç, ABD’dir. ABD ile stratejik müttefik olanlar terörü önleyemezler. BOP Eşbaşkanlarının yönettiği ülkemizde terörü önlemek şöyle dursun, ona yol verilmiş olur. Terörü alt etmenin yolu, BOB Eşbaşkanları’nın yönetiminden bir an önce kurtulmaktır. Teröre destek veren emperyalistlere karşı açık tavır almaktır.

Türkiye, bölücü terör belasından da, uluslar arası ilişkilerde başı eğik olmaktan da kurtulmak için süratle AKP İktidarından kurtulmak zorundadır.

Son süreçte; BOP’un Eşbaşkanlarının kavga eder gibi gözükmesi ise Amerikan Emperyalizmini gizlemek amaçlıdır. Irak’ın işgaline ses çıkartmayan iktidar, Eşbaşkanlık yapan İsrail’e de hesap soruyor gibi görünmesinin altındaki gerçekleri milletimiz görmektedir.

Amerika: Irak, İran Afganistan ve Pakistan’daki projenin önündeki en büyük engel olarak Türkiye’yi ve Türkiye’deki Ulusalcı, Cumhuriyetçi, Atatürkçü kişi ya da kurumları görmektedir. Asıl hedef Türkiye’dir.

BOP haritasının şekillenmesi, Türkiye’ye bağlıdır. Onun için Silivri vardır, ABD, AB ve Soros’tan beslenen basının kalemleri, ulusal televizyonlarda açıkça bunu dile getirmektedirler.

Türk Milleti adına, başta iktidar olmak üzere tüm siyasi partilere, demokratik kitle örgütlerine ve sendikalara çağrımız; Amerika’nın Ortadoğu’daki projelerini desteklememeleridir! Vatanımızın, Milletimizin birlik ve bütünlüğü tehdit altındadır. Ortadoğu’daki mazlum milletlerin geleceği de Türkiye’nin geleceğine bağlıdır. Ya ABD emperyalizmi ve işbirlikçileri, kaybedecek ya da tüm Ortadoğulular gözyaşlarına boğulacaktır. İnanıyoruz ki Türk Milleti Mustafa Kemal ATATÜRK’ten aldığı ışıkla, buna izin vermeyecektir.

Sayın Basın, Değerli Arkadaşlar, hain saldırıda kaybettiğimiz şehitlerimize Tanrıdan rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı, yaralı Mehmetçiklerimize acil şifalar diliyoruz. İsrail saldırısı sonucu yaşamını kaybedenleri saygıyla anıyor ve başsağlığı diliyoruz” dendi.