GİRİŞİMCİ, YENİLİKÇİ, KENDİNE GÜVENEN, GELİŞİME AÇIK PATRONLAR ARANIYOR

GİRİŞİMCİ, YENİLİKÇİ, KENDİNE GÜVENEN, GELİŞİME AÇIK PATRONLAR ARANIYOR

Ekonomi 17.11.2011, 19:10
GİRİŞİMCİ, YENİLİKÇİ, KENDİNE GÜVENEN, GELİŞİME AÇIK PATRONLAR ARANIYOR

İşletmelerimiz kendi kurumsal yapılarını kurmalı, mali yapılarını güçlendirmelidir diyen Uşak Osb Başkanı Ali YILDIRIM  “aktif, girişimci, yenilikçi, gelişime açık patronların dönemi” başlamıştır.

Uşak Organize Sanayi bölgesi Başkanı Ali Yıldırım:

“Dünya ekonomisinde son yıllarda ciddi sıkıntılar ortaya çıkmaya başladı. Bazı köşe yazılarında bu konu sık sık işlenmekte. Hatta kimine göre Marx’ın öngördüğü şekilde kapitalizm son dönemine girildi. Bu tartışılabilecek bir konu. Ama görünen bir gerçek var ki o da Dünya’nın Ekonomik Güç Haritası yeniden şekilleniyor. AB ve ABD zor dönemler geçiriyor. Bu dönemde gerek ülkelerin gerekse işletmelerin çok dikkatli olması ve doğru kararları almaları büyük önem taşımaktadır. Yanlış alınan bir karar çok vahim sonuçlara neden olabilir. Yönetimsel hataların minimize edilmesi hatta sıfıra çekilmesi olmazsa olmazlardan. Eskiden kalma yöntemlerin işlevlerini  yitirdiği bu noktada işletmeler yeni yönetim anlayışlarını benimsemek zorunda. İşletme sahiplerinin ve yöneticilerinin daha aktif, teknolojiyi takip eden, girişimci, yenilikçi olmaları gerekiyor. Ancak bu şekilde bu yeni ekonomik güç haritasında iyi ve güçlü bir yerimiz olabilir.

                Şirket yönetimleri artık daha aktif olmak zorundadır. Bağlı bulundukları meslek kuruluşu ya da faaliyetlerini sürdürmekte oldukları OSB lerde, KSS lerde daha aktif olarak, sıkıntılarını, çözüm önerilerini, beklentilerini dile getirmeleri gerekmektedir. Taleplerinin yerine getirilmesi için tabir i caizse üyesi oldukları kurumlarda, ülkenin siyasi ve ekonomik başkentlerinde güçlü lobiler kurulması gerekmektedir. Ticaret Odalarının bünyelerinde faaliyet gösteren Mesleki Komitelerin daha aktif olması gerekiyor. Bu komiteler üyesi oldukları meslek grubunun sorunlarını, beklentilerini gidermek ve karşılayabilmek adına lobi faaliyetlerini etkin bir şekilde yürütmelidir. Türkiye’nin ithalatının büyük bölümü ara malından oluşmaktadır. Bu ara malların üretiminin kendi ülkemizde üretilmesine yönelik ciddi teşvik ve desteklerin çıkartılması gerekmektedir. Bu da işletme sahiplerinin meslek kuruluşu ve OSB, KSS lerde daha aktif olmaları ve lobicilik çalışmalarını yürütmeleri ile sağlanabilir.

                Daha girişimci, daha yenilikçi olmak yeni pazar arayışları için de geçerlidir. Bir çok işletme pazar araştırması yapmamakta, mevcut müşterilerini korumaya çalışmaktadır. Ancak unutulmamalıdır ki rekabetin arttığı bir dönem içindeyiz. Yani müşterilerimiz aynı zamanda başka şirketlerin de hedef kitlesi durumunda. Olası bir pazar kaybı riski oldukça fazla iken pazar araştırmalarına gereken önemin verilmemesi ciddi bir sorundur. İşletmelerimizin bu konularda bilinçlenmesi gerekmektedir. Bu araştırmaları yaparken  ve yeni pazarlara girerken; ülkelerin ya da şehirlerin yani hedef bölgelerin yaşam biçimlerine, tasarruf alışkanlıklarına, kültürlerine ve düşünce tarihlerine hakim olmak gibi unsurlara dikkat etmek gerekir. İşletme yönetimi eğer bu konularda yetersiz kalıyorsa gerekli desteği dışarıdan temin etmelidir. Pazar araştırmalarının sonuçlarına göre uygulanabilir, gerçekçi pazarlama stratejileri ortaya konmalı ve işletmenin yol haritası ortaya konmalıdır. Tüm bunları yaptıktan sonra ise yeni pazarlarda tutunabilmek için kendi markalarımıza sahip olmamız ve bu markaları yüksek kalite ile ve düşük maliyetler ile üretebilmemiz gerekmektedir.

                Tasarruf yönetim anlayışının da gelişmesi bu nedenle oldukça önemlidir. Tasarruf genellikle kriz dönemlerinde ve işlerin işletme için kötü gitmeye başladığı dönemlerde aklımıza gelir ve genellikle ilk kesilen bütçe reklam faaliyetlerinde olur. Hatta işletmelerimizin çoğunda reklam ve görünürlük faaliyetleri hiç yürütülmez. Ama unutulmamalıdır ki günümüzde bir işletmenin hayatta kalabilmesinin en önemli unsurlarından birisi reklamdır. İşletmelere yeni Pazar bulma şansı veren reklam günümüz ekonomisinin olmazsa olmazlarındandır. Üretim maliyetlerinin düşürülmesine yönelik olarak ciddi çalışmalar yapılması ve gerekirse bu konuda danışmanlık hizmetleri de satın alınması gerekmektedir. Burada en önemli unsurlardan birisi enerji verimliliği olarak karşımıza çıkmaktadır. Enerji verimliliği üzerinde işletmeler ciddi çalışmalar yapmalıdır. Bu konuda alacakları danışmanlıklarda ise doğru firmalar ile çalışmaları önemlidir.

 

                Bir diğer önemli konu ise medyanın çok iyi bir şekilde takip edilebilmesidir. Dünya da yaşanan ekonomik gelişmeler, sosyal gelişmeler, siyasi gelişmeler ve hatta doğal afetler bile çok önemlidir. Bir kasırganın yol açtığı hasar işletmenin hammadde maliyetlerini arttırabilir. Bu girdi maliyetlerinde artışa neden olacaktır. Bu da en çok küçük işletmeleri ve mikro ölçekli işletmeleri etkileyecektir. Ayrıca faaliyet gösterilen alanda tüketici eğilimlerinin belirlenmesinde ve eğilimlere yönelik olarak üretimlerin gerçekleştirilmesinde, pazarlama planlarının oluşturulmasında medya takibi çok önemli bir etkendir.

                Yeni dönemde eğitimde kesinlikle yerini almalıdır. Artık işletme yöneticilerinin değil işçilerin de eğitimlere katılması gerekmektedir. İş verimini yükseltmek, tasarrufu sağlamak, üretim maliyetlerini düşürebilmek, iş barışının sürekliliğini sağlayabilmek bu eğitimler ve bilinçlendirme çalışmaları sayesinde mümkün olacaktır. Ayrıca işçilere üretmiş oldukları ürünün hangi pazarlara satıldığını, ülke ekonomisine sağlanan katkı gibi konular da bu eğitimlerde anlatılırsa işçiler işlerine kendi işleriymiş gibi sahip çıkacaklardır. Patron korkusu ile çalışmaktansa işi sahiplenerek çalışmak daha verimli olacaktır. Bilinçli tüketim anlayışının giderek yaygınlaştığı bir dönemde bilinçli üretim anlayışının da yerini alması gerekmektedir.

                Günümüz koşullarında olması gereken ancak bir çok işletmemizin üstünde durmadığı bir konu ise işletmede bulunması ve faaliyet göstermesi gereken tüm birimlerin bulunmaması. Bu konuya en iyi örnek ise finansman birimidir. İşletmelerimiz bünyelerinde nedense bir finansman birimi oluşturmazlar. Finansmanı muhasebe olarak kabul ederler. Muhasebe işletmenin mali nitelikteki işlemlerini ve eylemlerini kaydeden, raporlayan, analiz eden bir birimdir aslında. Finansman ise işletmenin ihtiyaç duyduğu fonların en uygun şekilde, işletme bünyesinden ya da dışından sağlanmasıdır. Finansman birimi ayrıca destek ve hibeleri de yakalamak ve işletme bünyesine katmak, gerekli yatırımları projelendirmek gibi görevleri de üstlenebilir.  Maalesef bizim işletmelerimizde finansman sağlanması işletme sahibi tarafından amatör bir şekilde muhasebe ile yürütülmektedir.  Bu da işletmenin doğru finansman tekniklerini kullanamaması, yatırımlarını doğru yapamaması, alabileceği destek ve hibeleri alamamasına neden olmaktadır.

                Anadolu sanayisinde mavi yakalı personel her zaman beyaz yakalılardan üstün tutulmaktadır. Ama bu dönem de sona ermiştir. Beyaz yakalılar diye tabir edilen, pazarlama, muhasebe, finansman birimi elemanları artık hayati birer unsur olmuştur. Hedef pazarların anlaşılabilmesi, destek ve hibe programlarından faydalanabilmek, personel verimliliğini artırıcı faaliyetlerde başarılı olabilmek, giderek önem kazanan markalaşma konusunda başarılı olabilmek, halkla ilişkilerde başarılı olabilmek gibi bir çok konu beyaz yakalılar sayesinde başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilir.

                Türkiye Ekonomisinin iyi gitmekte olduğu görülüyor. Ancak bu iyileşmenin devam etmesini sadece ülke ekonomisini yönetenlerden beklememek gerekiyor. İşletmelerimiz de kendi kurumsal yapılarını kurmalı, mali yapılarını güçlendirmelidir. Sonuç olarak aktif, girişimci, yenilikçi, gelişime açık patronların dönemi başlamıştır” dedi.

Yorumlar (0)
14
parçalı bulutlu
Günün Anketi Tümü
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Namaz Vakti 03 Mayıs 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 34 93
2. Fenerbahçe 34 89
3. Trabzonspor 34 58
4. Başakşehir 34 52
5. Beşiktaş 34 51
6. Kasımpasa 34 49
7. Rizespor 34 49
8. Alanyaspor 34 48
9. Sivasspor 34 48
10. Antalyaspor 34 45
11. A.Demirspor 34 41
12. Kayserispor 34 40
13. Samsunspor 34 39
14. Ankaragücü 34 38
15. Karagümrük 34 36
16. Konyaspor 34 36
17. Gaziantep FK 34 34
18. Hatayspor 34 33
19. Pendikspor 34 30
20. İstanbulspor 34 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 32 72
2. Göztepe 32 66
3. Sakaryaspor 32 57
4. Kocaelispor 32 55
5. Ahlatçı Çorum FK 32 55
6. Bodrumspor 32 53
7. Boluspor 32 50
8. Bandırmaspor 32 47
9. Gençlerbirliği 32 47
10. Erzurumspor 32 44
11. Keçiörengücü 32 39
12. Manisa FK 32 37
13. Ümraniye 32 37
14. Şanlıurfaspor 32 34
15. Tuzlaspor 32 34
16. Adanaspor 32 33
17. Altay 32 15
18. Giresunspor 32 7
Takımlar O P
1. Arsenal 35 80
2. M.City 34 79
3. Liverpool 35 75
4. Aston Villa 35 67
5. Tottenham 34 60
6. M. United 34 54
7. Newcastle 34 53
8. Chelsea 34 51
9. West Ham United 35 49
10. Bournemouth 35 48
11. Wolves 35 46
12. Brighton 34 44
13. Fulham 35 43
14. Crystal Palace 35 40
15. Everton 35 36
16. Brentford 35 35
17. Nottingham Forest 35 26
18. Luton Town 35 25
19. Burnley 35 24
20. Sheffield United 35 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 33 84
2. Barcelona 33 73
3. Girona 33 71
4. Atletico Madrid 33 64
5. Athletic Bilbao 33 58
6. Real Sociedad 33 51
7. Real Betis 33 49
8. Valencia 33 47
9. Villarreal 33 45
10. Getafe 33 43
11. Osasuna 33 39
12. Deportivo Alaves 33 38
13. Sevilla 33 38
14. Las Palmas 33 37
15. Rayo Vallecano 33 34
16. Mallorca 33 32
17. Celta Vigo 33 31
18. Cadiz 33 26
19. Granada 33 21
20. Almeria 33 14