Madde Bağımlılarına Nasıl Yaklaşmalı?

Madde Bağımlılarına Nasıl Yaklaşmalı?

Güncel 17.09.2015, 14:32
Madde Bağımlılarına Nasıl Yaklaşmalı?
Manisa Bağımlılıkla Mücadele Derneği Başkanı Uzm. Dr. Ümit Atman, madde bağımlılığında çocuğun çevresinin önemli bir etken olduğunu anlatarak, anne-baba ve öğretmenlere büyük görevler düştüğünü söyledi. Çocuğu dışlamak yerine onunla empati kurmanın çok önemli olduğuna dikkat çeken Atman, bağımlılığın ciddi bir hastalık olmasının yanı sıra önlenebilir olması nedeniyle ebeveynlerin nelere dikkat etmesi konusunda tavsiyelerde bulundu.
Önemli bir halk sağlığı sorunu haline gelen ve kullanma yaşı hızla düşen bağımlılık yapıcı maddeler konusunda önemli çalışmalara imza atan Manisa Bağımlılıkla Mücadele Derneği Başkanı Uzm. Dr. Ümit Atman, anne-baba ve öğretmenlere bağımlı olduğu düşünülen çocuk ve ergenlere nasıl yaklaşılması konusunda tavsiyelerde bulundu. Çocuğu dışlamak yerine sahiplenmenin önemli olduğuna dikkat çeken Atman, “Bağımlılık hem beyni hem de davranışları etkileyen çok ciddi bir hastalık. Bu hastalığın en önemli özelliği önlenebilir olması. Hastalığın önlenebilir olması özellikle de gençleri ve çocuklarımızı hedef alması sebebiyle bizler Manisa’da Manisa Bağımlılıkla Mücadele Derneğini kurduk” dedi.
ANNE-BABANIN TAVIRLARI ÖNEMLİ
Bağımlılıkla mücadelede anne ve babanın etkisinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Atman, "Anne-babaların farkında olması, aile ortamı, akran, okul çevresi bağımlılık açısından bizim çok önemsediğimiz etmenler. Ev, aile, okul çocuğun özellikle ergenin gelişiminde çok önemli bir rol oynuyor. Aile içindeki ilişkiler aile içindeki ebeveynlerin çocuğa özellikle ergene karşı tavırları, aile içerisinde madde bağımlılığı olup olmaması veya kullanılan bir maddenin alkol, sigara veya benzeri bir maddenin kullanılıp kullanılmaması, anne babanın çocuğuyla iletişimi, empati yapması, onunla ilgilenmesi çok önemli faktörler. Özellikle ergenlik döneminde cinsiyet hormonu devreye girdiği için gençlerimizin nasıl fiziksel değişiklikler oluyorsa davranışlarında da değişiklikler olmakta ve bu davranış değişiklikleri anne-baba tarafından tepki görebilmekte. Önemli olan ergenlikte ortaya çıkan bulguları anne-baba olarak anlayışla karşılayabilmemiz, onların yanında olduğumuzu hissettirmemiz. Yalnız anne-baba tavırlarını da çok önemsiyoruz bu dönemde. Tamamen baskılayıcı, yargılayıcı, ayıplayıcı bir tavır veya kural koyucu bir tavrı önermediğimiz gibi, gevşek bırakan, kendi halinde, her istediğini istediğinde yapmasına izin veren bir tavrı da doğru bulmuyoruz. Bizim önerdiğimiz anne-babanın çocukla, ergenle, empati yapabilmesi, onun yaşına inebilmesi ve ‘Ben seni anlıyorum, dinliyorum, yanındayım, arkadaşınım’ mesajını verebilmesi. Yani tatlı sert dediğimiz bir eğitim şekli ve ‘Biz senin yanındayız’ mesajını verebilmesi. Çocuklarımızı, gençlerimizi kontrol edelim. Onlara güven duygusu aşılayalım ama çocuklarımızı kontrol ederken bunları onlara hissettirmemiz lazım. Onlara hissettirmeden arkadaşça onları sahiplendiğimizi, onları düşündüğümüzü belirtmemiz çok önemli" diye konuştu.
ÖĞRETMENLER DE ÖNEMLİ
Anne-babaların olduğu kadar madde kullanan gençlerin bağımlılıktan kurtulması noktasında öğretmen ve idarecilere de önemli görevler düştüğünü dile getiren Atman, ergenlik tavırları ve madde bağımlılığı sonrası ortaya çıkan tavırların karıştırılmaması gerektiğini söyledi. Atman şunları söyledi:
“Anne-baba davranışları kadar okul çevresindeki öğretmenlerimizin, okul içindeki öğretmenlerimizin, idarecilerimizin davranışlarını da çok önemsiyoruz. Ergenlik dönemindeki tavırlarla madde bağımlılığı sonucunda ortaya çıkan tavırları karıştırmamak, çocuklara doğru yaklaşmayı çok önemsiyoruz. Yine arkadaş çevresi çok etkili. Bu yüzden anne-babanın çocukların çevresini, arkadaşlarını kontrol etmesi önemli olduğu kadar okul çevresinde yer alan ebeveynlerin, özellikle idarecilerin, öğretmenlerin de arkadaş çevresini kontrol altında tutmasını çok önemsiyoruz. Yanlış bir arkadaş ergeni, genci yoldan çıkarabilir. Bu dönemde öğretmenlerimizin de suçlayıcı, yargılayıcı olmaktan kaçınması, bir arkadaşmış, bir dostmuş gibi yaklaşması çok önemli.”
"YANLIŞ TAVIRLAR UÇURUMA SÜRÜKLER"
Atman açıklamasına şöyle devam etti:
“Anne-babalar ve öğretmenler özellikle gençlerle konuşurken ne yapmalı ne yapmamalı konusunu konuşmamız şart. Çünkü yanlış tavırlar genci uçurumun kenarına götürebildiği gibi doğru tavırlar genci uçurumun kenarından da çekebiliyor. Bana göre bir halk sağlığı uzmanı olarak bir anne olarak hep başından beri vurguluyorum her türlü bağımlılık yapıcı maddeler uçurum. Başladığınız anda uçurumun kenarına gelip oradan düşmeniz an meselesi. O yüzden biz anne babalara ve öğretmenlere çok önemli görevler düşüyor.”
NE YAPMALIYIZ?
Atman, gencin veya ergenin madde kullandığına şahit olunması veya düşünülmesi halinde neler yapılması gerektiğini ise şöyle açıkladı:
“Öncelikle gencin madde kullandığını düşünüyorsak veya şahit olmuşsak öncelikle maddenin etkisindeyken genci karşımıza alıp konuşmamalıyız. Kendimizi bu konuşmaya hazırlamalıyız. Öfkeyle, sinirle çocuğu karşımıza alıp yargılayıcı cümlelerle onunla yüksek sesle konuşmak yerine açık, samimi, inandırıcı bir ifadeyle, onu koşulsuz sevdiğimizi ifade ederek konuşmalıyız. ‘Şunları yaparsan seni seviyorum, şunları yaparsan seni evlatlıktan reddederim, sen benim evladım olamazsın’ gibi ifadelerden ve genellemelerden kesinlikle kaçınmalıyız. Ergenin, gencin en hoşlanmadığı şey kıyaslama ve karşılaştırmadır. Endişelerinizi, korkularınızı, bu konuşmada çocukla paylaşmaktan kaçının. Özellikle çocuğumuzu, genci etiketlemekten, ‘Artık sen bağımlı oldun, artık sen yoldan çıktın, senin kurtuluşun yok’ gibi sıfatlar kullanmaktan kaçınmamız şart. En önemlisi de kendimizi gencin yerine koymayı başarabilmeliyiz. Onun yerine koyarak, onu anlamaya, onun korkularını, endişelerini, onun yaşantısını algılamaya çalışmalıyız. Biz uzman yardımı almak için tedavi konusunda genci ikna etmeye çalışmalıyız. Kişinin bağımlılıktan kurtulabilmesi ve temiz kalma sürecini başlatabilmesi için her şeyden önce bunu istemesini şart koşuyoruz biz. ‘Ben bağımlıyım evet kabul ediyorum ama tedavi olmak istiyorum’ demesi tedavinin olmazsa olmazıdır. Öncelikle madde bağımlılığı olgusunu reddetmek, inkar etmek duygusundan kaçınmalıyız. Bizim toplumsal öğreti olarak bu tür şeyler sanki toplum dışı bir figürmüş gibi algılandığı için ‘Benim oğlum kesinlikle’ veya ‘Benim kızım kesinlikle bu maddeleri kullanmaz. Madde bağımlısı olmaz’ gibi inkar yolunu seçmemeliyiz çünkü hepimiz bizler de dahil olmak üzere madde bağımlısı adayıyız.”
"EŞLER BİRBİRİNİ SUÇLAMAMALI"
“Böyle bir durumla karşılaşıldığı zaman eşler birbirini suçlamak yerine ortak bir akıl geliştirip o yönde davranışlarını sergilemeliler” diyen Atman, “Anne-baba hayal kırıklığına veya çaresizliğe kapılmamalı. ‘Ben seni bunun için mi yetiştirdim? Artık her şey bitti, evladım iflah olmaz’ gibi düşüncelerle kendini boğmamalı. Umutla ‘Evet bağımlı olmuş benim evladım ama bunun tedavisi mümkün. Birlikte yol alabiliriz. Bunun için de benim onun yanında olmam şart’ düşüncesiyle hareket etmeli. Öfkesini kontrol etmeli, genci, çocuğunu aşağılamamalı, suçlamamalı ve özellikle bu öfke halindeyken uç kararlar almamalı. Örneğin ‘Artık seni okuldan alıyorum’ gibi ‘Senin okul hayatını bitiriyorum’ gibi ‘Senin harçlıklarını kesiyorum’ gibi çocuğu daha sıkıştıracak, daha boğacak kararlar almamalı. Her şeyden önce açık olmak, samimi olmak ve hepimizin madde bağımlısı, hepimizin çocuklarının madde bağımlısı adayı olduğunu kabul etmek ve bu yönde bağımlılığın önlenebilir bir hastalık olduğunu kabul ederek farkındalık ve bilinç geliştirme yönünde hepimizin el birliğiyle çalışmasını çok önemsiyoruz” diyerek Manisa Bağımlılıkla Mücadele Derneği olarak bu yönde Manisa adına hizmet vermek üzere çalışmalarına devam edeceklerini kaydetti.

Yorumlar (0)
14
parçalı bulutlu
Günün Anketi Tümü
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Namaz Vakti 25 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. Liverpool 34 74
3. M.City 32 73
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 32 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14