Hava sıcaklıkları her ne kadar yüksek seyretse de çevremizde tıpkı kışın olduğu gibi aksırıp, öksüren ya da ateş, halsizlik ve kas ağrılarından şikâyet eden pek çok kişiye rastlıyoruz. "Yazın ortasında da hasta olunur mu?" dedirten bu durum çoğunlukla klimalar, soğutma sistemleri ve sağlıklı beslenmemekten kaynaklanıyor.
Hissedilen sıcaklığın 32 derecenin üzerine çıktığı zaman ısı çarpması, ısı yorgunlukları ve kuvvetli " termal stres" ortaya çıkabilir. Özellikle 5 yaş altındaki çocuklar ile 65 yaş üzerindeki yaşlılar ile kalp, tansiyon ve akciğer hastaları gibi kronik rahatsızlıkları bulunanların sağlığı olumsuz etkilenebilir.
Aşırı sıcak ve susuzluk kalp ve beynin yanı sıra akciğerler dâhil vücudumuzdaki tüm organları olumsuz yönde etkileyebilir.
Medical Park Uşak Hastanesi İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Ahmet YILDIRIM; Sıcakların artması ile sorun olabilecek sağlık sorunları ve bunlar ile ilgili öneriler hakkında kısaca şu bilgileri verdi.
Sıcak çarpması belirtilerine dikkat!
Güneş çarpması, aşırı sıcak sonucu beden ısısını ayarlayan mekanizmanın bozulmasına bağlı ciddi bir durumdur, kalıcı zararlar verebilir. Sıcaklığın yükselmesi ile önemli bir tehlike olarak karşımızda durmaktadır. Yüksek ateş, terleyememe, komaya kadar giden sinir sistemi bozuklukları, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, kusma, bulantı, nabız hızlanması ilk belirtiler olabilirken, algılama ve koordinasyon yeteneğinin bozulması, görme netliğinde bozulma, göz çukurlarının belirginleşmesi, bilincin kaybolması ileri belirtilerdir. Hasta serin bir yere götürülmeli, vücudu sıkan giysiler çıkarılmalı, soğuk kompres veya buz torbası uygulanmalıdır. Derhal bir sağlık merkezine başvurulmalıdır.
Üst solunum yolları enfeksiyonları yazında görülebilir
Grip sınıflamasına girmese de; genel itibariyle “soğuk algınlığı” diyebileceğimiz üst solunum yolu enfeksiyonları, sıcak günlerde, organizmamızın çevre sıcaklığıyla alışveriş dengesini kurmakta zorlanabilmesi ile oluşabilmektedir.
Ayrıca“yaz gribi” ifadesi ile karşımıza kışın yakalandığımız gripten çok farklı bir hastalık ‘’lejyoner-klima hastalığı’’ görülebilmektedir. Bu hastalığı yapan mikroorganizma; bakımı iyi yapılmayan; klimalar, soğutma - havalandırma sistemleri, havuzlar ve suyun göllendiği tesisat sistemlerinde çoğalma imkânı bulur. İnsandan insana bulaşmaz. Grip ile benzer belirtiler gösterir. Ateş, halsizlik, kas ağrıları; daha sonraki süreçte de öksürük, balgam çıkarma, derin nefes alma isteği gibi belirtilerle ortaya çıkar. Bu belirtiler ortaya çıktığında mutlaka doktora başvurulmalıdır.
Hasta olmamak için vitamin kullanmayın
Hasta olanlar ağrı kesici ve ateş düşürücülerinin yanında mutlaka vitamin alırken, sağlıklı kalmak isteyenler de doktora danışmadan bilinçsizce vitamin takviyesi alıyor. Ancak gelişigüzel vitamin kullanımı yaradan çok zarar getiriyor. Vitamin ve mineraller, sağlıklı yaşamın vazgeçilmez bir parçası olan organik maddelerdir. Vücudumuz, işleyişini sürdürebilmesi için bu maddelere çok az miktarlarda da olsa gereksinim duyar. Ancak bu vitaminler aşırı dozda kullanıldığında, baş ağrısı, bulantı, kusma, idrar yolu rahatsızlıklarına, hatta ölüme kadar gidebilen problemlere neden olabilir. Vitaminlerin çoğu bitkisel ve hayvansal besinlerde bulunur. Yeterli miktarda yapılan dengeli beslenmede vücudun günlük vitamin ihtiyacı karşılanır.
Mide problemleri kalıcı olmasın
Midede şişkinlik, uzayan gecelerle değişen yemek alışkanlıkları, atıştırmalık yiyeceklerin daha cazip gelmesi, açık büfe öğünler en başta beslenmeyle gelen kabızlık ve pek çok mide rahatsızlıkları da beraberinde getiriyor. Özellikle yemek sonrasında tatsız bir biçimde ortaya çıkıp, en güzel yaz aktivitelerinize gölge düşürebiliyor.
Mide problemlerinin kalıcı hale gelmemesi için özellikle şu hususlara özen gösterin.
Dengeli beslenin. Midenizi tıka basa doldurmayın. İhtiyacınız kadar sıvı alın. Aldığınız besinlerin doğal olmasına özen gösterin. Yazın 4 saatten fazla susuz kalmayın.
Dikkatli Olunmalı ve aşağıdaki önlemler alınmalı
* Öğle saatlerinde mümkün olduğunca dışarı çıkmayın
* Sıvı tüketimi arttırılmalıdır. en az 2-2.5 lt su tüketilmeli, gazlı içeceklerden uzak durulmalıdır
Ø Sindirimi kolay hafif besinler tercih edilmeli
* Özellikle yaşlılar, kalp ve tansiyon hastaları sıcak günlerde gayret harcamaktan kaçınmalılar.
Ø Havasız ve kapalı yerlerde uzun süre kalınmamalı ve hava akımı sağlanmalıdır.
Ø Kalp hastalığı veya hipertansiyonu olanlar dışında gıdalarla tuz alımı arttırılmalıdır. Tuz kısıtlaması yapmak zorunda olanlar ise sıvı ve tuz kaybı konusunda dikkatli olmalıdırlar.
Ø Pamuklu açık renkli ve bol elbiseler tercih edilmeli ve geniş kenarlıklı şapka kullanılmalıdır.
Ø Sık sık ılık su ile duş yapmakta fayda vardır.
* Kanser hastaları, kemoterapi görenler ve değişik deri hastalığı olanlar, güneş ışınlarından korunmaya özellikle dikkat etmelidir.
* Göz sağlığımız için Ültraviyole ışınlarından koruyucu gözlükler takılarak güneşe karşı önlem alınmalıdır.
* Kapalı ve park edilmiş araç içinde hiçbir canlı bırakılmamalı.
* Şüpheli bir belirti yakaladığınızda mutlaka doktora başvurunuz.