Kalkınma Bakanlığı, Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) ve Denizli Sanayici ve İşadamları Derneği (DESİAD) tarafından organize edilen 'Kalkınmada Bölgesel Dinamikler Sempozyumu' Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz’ın da katılımı ile Pamukkale Üniversitesi'nde yapıldı.
PAÜ Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen sempozyuma, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Denizli Valisi Abdülkadir Demir, Uşak Valisi Özdemir Çakacak, Denizli Milletvekilleri Nihat Zeybekci ve Bilal Uçar, Denizli Belediye Başkanı Osman Zolan, PAÜ Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, TÜRKONFED Başkanı Erdem Çenesiz ile davetliler katıldı.
Vali Abdülkadir Demir, ekonomik büyüme ve kalkınmanın, tüm ülkelerin en belirgin temel amacı olduğunu söyleyerek, “Bu amaç doğrultusunda hızla değişen ve gelişen dünyaya uyum sağlayabilmek uluslar arası rekabet gücümüzü korumak ve geliştirebilmek için çok daha hızlı karar verip uygulamak durumundayız. İşte bu temel hedefe ulaşabilmek adına düzenlenen bu toplantının her an harekete hazır, gelişime yönelik her tür çabayı destekleme eğiliminde olan Denizli’de yapılmasına katkıda bulunan Sayın Bakanımız Cevdet Yılmaz’a şükranlarımızı sunuyorum” dedi.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise, Türkiye olarak 2023 vizyonundan, 10 büyük ekonomi arasına girmekten söz ettiklerini, 2 trilyon doları aşan milli gelirden, kişi başı 25 bin dolar gelirden, 500 milyar dolarlık ihracattan, yüzde 3 AR-GE'ye kaynak ayırmaktan bahsettiklerini belirterek şöyle konuştu: "Bu vizyonu sadece Ankara'nın enerjisiyle ya da sadece İstanbul'un enerjisiyle gerçekleştirebilir miyiz? Elbette hayır."
Bütün bölgelerimizin, bütün yörelerimizin potansiyelini harekete geçirmeden, kullanmadan, değerlendirmeden bu vizyonu gerçekleştiremeyeceğimizi anlatan Bakan Yılmaz, şunları söyledi: “Bu anlamda da bölgesel politika son derece kritik bir role sahip. Bütün aktörleri bu sürece katmadan, katılımlarını sağlamadan bu vizyona ulaşamayız. Bugün, bölgesel gelişme aynı zamanda ulusal kalkınmanın, ulusal vizyonların gerçekleştirmenin de en temel araçlarından biri haline gelmiştir." Türkiye'nin 2008 ve 2009 yıllarında yaşanan ve halen etkileri devam eden küresel krize rağmen, 2003-2010 döneminde ortalama yüzde 5 civarında bir büyüme sağladığını belirten Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti: "Dünya ülkeleri üstünde bir performans sergiliyoruz. Geçen yıl yüzde 9 gibi bir büyüme sağladık, bu yıl da yaklaşık yüzde 7.5 gibi bir büyüme sağlayacağız. Avrupa'daki durumu hepimiz görüyoruz. Bölgemizdeki siyasi çalkantıları hepimiz görüyoruz. Bütün bu ortam içinde iki yıl üst üste bu kadar yüksek bir büyüme sağlamamız gerçekten takdire şayan. Türkiye'nin bir çok göstergesi, uluslararası ortamda kıskançlıkla ve gıptayla izleniyor. Özellikle istihdamda sağladığı başarı. OECD ülkelerinde net 13 milyon istihdam azalması oldu. Türkiye olmasa bu 13 milyonluk rakam daha da yüksek olacaktı. Çünkü biz de OECD ülkesiyiz."
2009 yılından beri mevsimsel düzeltilmiş verilere göre, 3 milyonun üzerinde bir istihdam sağlandığını belirten Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü: "İstihdam artışını büyümeden de daha fazla önemsiyorum. Bu sosyal boyutu itibariyle, büyümenin de uzun vadeli sürdürülebilirliği açısından çok çok önemli. İstihdamda Türkiye'nin sağladığı başarı ortada. İşsizlik verilerini 9.2 gibi bir seviyeye indirmiş durumdayız. Bu katılımdaki artışa rağmen bu rakama ulaşıldı. Kadınların da istihdamı bu anlamda devam ediyor. En son verilere göre, kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 30'u aşmış bir ekonomi haline gelecek. Bu yıl 770 milyar dolar civarında seyredecek. 4 yıl sonra belki 1 trilyonu aşmış bir ekonomi göreceğiz. Bu çok güzel ama, bir taraftan da maalesef Türkiye kendi içinde bölgesel dengesizlikleri yaşayan bir ülke. Bunu da görmemiz lazım."