Tarımın Önündeki En Büyük Engel Arazilerin Bölünmesi

Tarımın Önündeki En Büyük Engel Arazilerin Bölünmesi

Güncel 03.09.2015, 13:05
Tarımın Önündeki En Büyük Engel Arazilerin Bölünmesi
Tarım-Koop Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, Türkiye’nin tarım alanında AB ülkeleri arasında ilk sırada, dünya genelinde ise 6’ncı sırada yer aldığını söyledi. Tarımın önündeki en büyük engelin miras yoluyla bölünerek küçülen arazilerin tarıma elverişliliğini yitirmesi olduğunu söyleyen Özkurnaz, “22 milyon hektar tarıma elverişli arazisi olan ülkemizin 2 milyon 600 bin hektar arazisi tarla sınırı olarak kalmaktadır. 2 milyon 600 bin hektar arazi atıl şekilde duruyor. Bu araziden 530 milyon ton buğday elde edebiliriz” dedi.
Türkiye’nin 2004 yılından itibaren zirai anlamda büyük ilerleme kaydettiğini söyleyen Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Birliği Genel Başkanı Mehmet Özkurnaz, bunun da kooperatifçilikle mümkün olduğunu söyledi. Örgütlenme çalışmalarını sürdürdüklerini söyleyen Özkurnaz, “Tarımsal kalkınma kooperatiflerimiz 1972 yılında kurulmuş. Çanakkale ve köyleri tarımsal kalkınma kooperatifi Çanakkale Birliği adı altında 1980 yılına kadar çalışmış. 80 yılından sonra, 12 Eylül darbesi sebebiyle pasif durumda kalmış. Ben de 1996 yılı Ağustos ayında Çanakkale ve Çevre Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Birliği Başkanı olarak seçildim. O günden bu yana başkanlığını yapıyorum. 1998 yılında Ankara’da Köy-Koop Genel Başkanlığına seçildim. Türkiye’deki tüm Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Birliği’nin bağlı olduğu bir bölge idi. Daha sonraki yıllarda da Tarımsal Kalkınma Kooperatifleri Genel Merkezi’ni oluşturduk ve genel başkanlığını halen sürdürmekteyim” dedi.
Çanakkale bölgesinde 4 ana başlıklı bir tarım faaliyeti yürüttüklerini söyleyen Özkurnaz, “Öncelikle orman işleri, orman kesim işleri, orman köylüsünün sorunları ve geçimlerini ormandan sağlayan köylülerimizin alt yapılarını oluşturmak adına bir çok yatırımlarımız olmuştur. İkinci olarak süt hayvancılığı. Çanakkale bölgesinde 1996 yılı sonunda süt ihaleleri, süt toplantıları ve kooperatiflerimizi bir araya getirerek süt satışlarını açık artırma ile gerçekleştirmiş olduk. 2011 yılında ulusal süt konseyi kuruldu ve şu anda sütlerin fiyatları Ankara’da ulusal süt konseyi tarafından belirlenmektedir. Yine meyvecilikte Çanakkale bölgemizin Bayramiç ve Lapseki bölgesinde, 190 bin ton elma üretimi olan bir bölgemizdir. Kazdağları eteklerinde, burada kooperatiflerimizin soğuk hava depolarını kurarak 40 bin ton elma depolama tesisini de oluşturmuş olduk. Zeytin yağı fabrikalarını burada 7 tane kooperatifimiz kurmuş oldu. Bizim çalışmalarımız hem ekonomik anlamda çiftçimizin gelir seviyesini artırmak, hem de sosyal anlamda çiftçimizin daha bilinçli tarım yapması. Özellikle süt hayvancılığında da kaliteli süt ürünlerini bölgemizde satıyoruz. Günlük satışımız 700 ton civarındadır. Bizim Çanakkale bölgemiz, süt fiyatlarının en pahalı olduğu bölgedir Türkiye’de. Biz burada ürettiğimiz süt ürünleri tamamen hijyenik, kaliteli, yağ oranları ve kuru maddeleri yüksek olan sütlerdir. Bizim bölgelerimize sattığımız ürünler, bu nedenle en pahalı ürünlerdir. Kaliteli ve insan sağlığına büyük faydasının olduğunu bildiğimiz için kaliteye çok önem veriyoruz” diye konuştu.
"32 BİN KÖYDEN 13 BİNİNDE KOOPERATİFÇİLİK VAR"
1996 yılında 63 olan kooperatif sayısının bugün 386 köyde faaliyetlerini sürdürdüğünü hatırlatan Özkurnaz, “Bu kooperatiflerimizin yanı sıra, 565 köyü olan ilimizin 470 köyünde de kooperatifçilik faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Kooperatifçiliğin gerçek anlamda Türkiye’de örnek teşkil ettiğini düşünüyoruz. Kooperatif birliğimizin her ilçede şubeleri var. Her ilçe şubemizin ve merkezdeki kuruluş binamız da kendi tapulu malımızdır. Birliğimizin özellikle ikinci bir satış pazarlama ağı oluşturmak için çalışmalarımız zaten sürüyor. Ayrıca sütlerde bir adım daha ileriye giderek 3 tane büyük ilçemizde süt toplama merkezleri yapımına başlandı. Biga ilçemiz sütte çok iddialı. Burada da 6500 metrekare arsa üzerine 400 metrekare kapalı bina yaparak tüm dağlık bölgelerdeki sütleri kendi araçlarımızla Biga merkeze getirerek burada toplu süt satışını gerçekleştireceğiz. Bunun da ilk adımını attık. 1 ay sonra bu hayata geçecek. Kooperatifçilik bizim anlayışımıza göre, ahilikten gelen, yardımlaşma, dayanışma iyi niyetlerle kurulmuş. Ancak kooperatifçiliğin Türkiye’de tam anlamıyla karşılığının olduğunu da düşünemeyiz. Çünkü 32 bin 400 köyü olan ülkemizin sadece 13 bin köyünde kooperatifçilik mevcuttur. Demek ki üçte ikisi daha kooperatifleşmiş değil. Bunun için çalışmalarımız genel merkez düzeyinde de yoğun şekilde devam etmektedir. 28 ilde il birliklerimiz oluşmuş ve buna bağlı kooperatiflerimiz vardır. Bu sayılara baktığımızda, 1700 tane kooperatif mevcuttur. Köylerdeki kooperatiflerimiz, şehirlerdeki merkezlerle entegre çalışıyor. Biz de genel merkez olarak bunları takip ediyoruz” dedi.
"36 ÜRÜN BAZINDA DESTEKLEME YAPILIYOR"
2004 yılından sonra Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın çiftçiye büyük katkılar sağladığını söyleyen Özkurnaz, “36 değişik ürün bazında, kilo başına ciddi anlamda desteklemeler ödenmektedir. Gübre ve mazot desteği ödenmektedir. Ayrıca süt hayvancılığında sütün litresine göre yılda 4 sefer, 3’er aylık periyotlar halinde yapılan icmaller sonucunda, süt üretimi yapan üreticimize destekler ödenmektedir. Buzağı doğduğunda buzağı desteklemesi ödenmekte, anaç hayvana da yıllık destekleme ödenmektedir. Yani üreticimiz bilinçli bir tarım yaparsa ve arazileri 100 dönümün üzerinde olursa geliri yüksek olmaktadır” dedi.
"2 MİLYON 600 BİN HEKTAR ATIL TARIM ALANI VAR"
Türkiye’de 2-3 milyon arası çiftçi belgesi olan gerçek çiftçi olduğunu hatırlatan Özkurnaz, “Toprak bütünlüğüne baktığımızda, 35 milyon parsel bulunmaktadır. Araziler miras yoluyla çok aşırı bölünüyor, küçülüyor. 22 milyon hektar tarıma elverişli arazisi olan ülkemizin 2 milyon 600 bin hektar arazisi tarla sınırı olarak kalmaktadır. Bu bizim için milli kayıptır, milli servetin kaybı söz konusudur. Bu sınırların kalktığını arazilerin bütünleştiğini varsayarsak, 2 milyon 600 bin hektar arazi atıl şekilde duruyor. Bu araziden 530 milyon ton buğday elde edebiliriz. Bunun ülkemiz için büyük bir kayıp olduğunu değerlendiriyoruz. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın son çıkan yasalarında arazi bütünleştirmesi konusunda başarılı olduğunu biliyoruz. Biz, arazi bütünleşmesini de gönülden destekliyoruz. Ülke tarımına önem vermezsek, kendi kendine yeten ülke sıfatından çıkmış olur. Şu anda tarımda dünyada 6. sırada, AB ülkeleri arasında 1’nci sıradaysak, bu iddiamızı geliştirerek sürdürmeliyiz. Bölünmüş tarım arazilerinde, gelişmiş tarım teknolojilerinin kullanılamadığını görüyoruz. Arazilerin bütünleşmesi durumunda, gelişmiş zirai ekipmanlar bu arazilerimizde kullanılır, girdi maliyetlerini en asgariye düşürme şansımız olur diye düşünüyorum” diye konuştu.
Türkiye’nin tarımda daha da ileriye gitmesinin arazi bütünlüğüne bağlı olduğunu hatırlatan Özkurnaz, şunları söyledi:
“Şu anda ürün desteklemesi, hayvan desteklemesi, süt desteklemesi yapılıyor. Her türlü ürünün ekilebildiği bir coğrafyada yaşıyoruz. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yüzde 50 hibe olarak, AB’nin iPard projesinde yüzde 75’e kadar varan hibe destekleri sürüyor. Bu da alet ekipmandan ahır sistemlerinin tamiratına kadar olan bölümlerde kullanılabiliyor. Gelecekte tarıma sahip çıkabilmeli, tarımı daha ileriye götürebilmeliyiz. Nüfusumuz hızla çoğalıyor. Biz, bir çok ülkeye zirai ürün ihracatı yapabiliyoruz. 65 milyar dolarlık tarımsal ürün ihracatı az bir rakam değildir. Tarım teknolojilerinin gelişmesi, bu teknolojileri geniş arazilerde kullanabilmemiz halinde, 6’ncı olduğumuz dünya sıralamasında, birinci olamasak bile ikinci olabiliriz. Bunun için yoğun bir çalışma yapılıyor. Yılda 10 milyar TL çiftçimize destekleme ve hibe adı altında ödeniyor. Tarım önündeki en büyük engel, arazilerin çok dağılmış olması.”

Yorumlar (0)
14
parçalı bulutlu
Günün Anketi Tümü
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Karahallı Belediye Başkanı Ali Tpçunun Çalışmalarından mennumusunuz?
Namaz Vakti 26 Nisan 2024
İmsak
Güneş
Öğle
İkindi
Akşam
Yatsı
Puan Durumu
Takımlar O P
1. Galatasaray 33 90
2. Fenerbahçe 33 86
3. Trabzonspor 33 55
4. Beşiktaş 33 51
5. Başakşehir 33 49
6. Rizespor 33 48
7. Kasımpasa 33 46
8. Antalyaspor 33 45
9. Alanyaspor 33 45
10. Sivasspor 33 45
11. A.Demirspor 33 41
12. Samsunspor 33 39
13. Ankaragücü 33 37
14. Kayserispor 33 37
15. Konyaspor 33 36
16. Gaziantep FK 33 34
17. Hatayspor 33 33
18. Karagümrük 33 33
19. Pendikspor 33 30
20. İstanbulspor 33 16
Takımlar O P
1. Eyüpspor 31 69
2. Göztepe 31 63
3. Ahlatçı Çorum FK 31 55
4. Sakaryaspor 31 54
5. Bodrumspor 31 52
6. Kocaelispor 31 52
7. Bandırmaspor 31 47
8. Boluspor 31 47
9. Gençlerbirliği 31 47
10. Erzurumspor 31 42
11. Ümraniye 31 37
12. Manisa FK 31 36
13. Keçiörengücü 31 36
14. Şanlıurfaspor 31 34
15. Tuzlaspor 31 33
16. Adanaspor 31 32
17. Altay 31 15
18. Giresunspor 31 7
Takımlar O P
1. Arsenal 34 77
2. M.City 33 76
3. Liverpool 34 74
4. Aston Villa 34 66
5. Tottenham 32 60
6. M. United 33 53
7. Newcastle 33 50
8. West Ham United 34 48
9. Chelsea 32 47
10. Bournemouth 34 45
11. Brighton 33 44
12. Wolves 34 43
13. Fulham 34 42
14. Crystal Palace 34 39
15. Brentford 34 35
16. Everton 34 33
17. Nottingham Forest 34 26
18. Luton Town 34 25
19. Burnley 34 23
20. Sheffield United 34 16
Takımlar O P
1. Real Madrid 32 81
2. Barcelona 32 70
3. Girona 32 68
4. Atletico Madrid 32 61
5. Athletic Bilbao 32 58
6. Real Sociedad 32 51
7. Real Betis 32 48
8. Valencia 32 47
9. Villarreal 32 42
10. Getafe 32 40
11. Osasuna 32 39
12. Sevilla 32 37
13. Las Palmas 32 38
14. Deportivo Alaves 32 35
15. Rayo Vallecano 32 34
16. Mallorca 32 31
17. Celta Vigo 32 31
18. Cadiz 32 25
19. Granada 32 18
20. Almeria 32 14